Son dönemde Türkiye ekonomisi üzerindeki tartışmalar devam ederken, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Bayraktar, hibe desteklerinin yetersizliğine dikkat çekerek, “Hibe değil ticaret” ifadesiyle dikkat çekici bir açıklamada bulundu. Bayraktar, ülke ekonomisini güçlendirmek için devrim niteliğinde yeni bir anlayış geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda ticaretin, büyüme ve istihdam yaratmada daha kalıcı bir çözüm sunacağına inandığını belirtti.
Bakan Bayraktar, Türkiye’nin tarım ve tarıma dayalı sanayi alanlarında daha sürdürülebilir bir büyüme elde etmesi için hibe sisteminden vazgeçerek, ticareti önceliklendireceklerini ifade etti. Bu modelin temeli, yerel üreticilerin pazarla entegrasyonunu artırmak ve rekabet edebilirliklerini geliştirmeyi amaçlamak üzerine kuruludur. Ticaret odaklı ekonomi modeli, girişimcilerin kendi iş fikirlerini hayata geçirmeleri için gereken destekleri sağlayarak, hibe yerine kazanç odaklı bir yapı oluşturma çabasıdır. Bu yaklaşım, hem üreticilerin bağımsızlıklarını korumasına yardımcı olmayı hem de ekonominin dinamik bir yapıya kavuşmasını hedefler.
Özellikle tarım sektöründe, işgücünün artırılmasına ve teknolojik yatırımlara yönlendirilmesine gereken önem verilmelidir. Hibe desteklerinin geçici bir çözüm sunduğunu belirten Bayraktar, bu tür yardımların bir süre sonra bağımlılığa yol açabileceğini vurguladı. Bu nedenle, tarımda ve diğer sektörlerde uzun vadede sürdürülebilir bir büyüme için girişimcilerin kendi kazançlarını yaratma kabiliyetlerini sağlamaları gerektiğini söyledi. Ticaret, kendi istihdamlarını yaratmalarını sağlayacak bir mekanizma olarak ön plana çıkıyor.
Bakan Bayraktar’ın açıklamaları, girişimciler ve yerel üreticiler için yeni fırsatlar sunmayı hedefliyor. Ticaret odaklı yaklaşım, özellikle genç girişimcilerin kendi işlerini kurmalarına olanak tanırken aynı zamanda yerel ekonomilerin de güçlenmesini sağlayacak. Bu stratejinin başarısı, yatırımcıların yerel pazarlara olan güveninin artırılmasıyla doğrudan ilişkilidir.
Ticaretin ruhuna ilişkin Bayraktar, yerli üreticilerin pazarda daha etkin olabilmesi için girişimcilere destek olunacağını belirtti. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın bu kapsamda çeşitli eğitim programları ve mentorluk hizmetleri sunmayı planladığı ifade edildi. Böylece, girişimcilerin iş fikirlerini daha sağlam bir temele oturtmalarına yardımcı olunacak. Özetle, Bakan Bayraktar, hibe almaktansa, rekabetçi bir sektörde var olmanın yollarını bulmanın her zaman daha kazançlı ve sürdürülebilir olduğunu belirtti.
Bakan, bu yeni ticaret stratejisi ile birlikte, Türk malı ürünlerin hem iç pazarda hem de uluslararası alanda daha fazla değer görmesini hedeflediklerini de sözlerine ekledi. Bu kapsamda, yerli üretimi artırmak amacıyla, çalışmaların hızla devam edeceği ve çeşitli teşviklerin devreye alınacağı duyuruldu. Bunun yanı sıra, devletin özel sektöre yönelik desteklerinin de artırılacağı, böylece ticaretin daha aktif hale geleceği belirlendi.
Sonuç olarak, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Bayraktar’ın “Hibe değil ticaret” söylemi, Türkiye’nin ekonomik geleceği açısından oldukça kritik bir aşama olarak öne çıkıyor. Bu yeni stratejinin, Türkiye’nin hem sosyo-ekonomik yapısını hem de tarım sektörünü nasıl dönüştüreceği merakla takip ediliyor. Üreticiler ve girişimciler için yeni fırsatlar doğuracak bu yaklaşımın, Türkiye ekonomisine faydalı olması bekleniyor. Bakan Bayraktar, bu hedefle ilerleyişlerini sürdüreceklerini ve Türkiye’yi ticaretin merkezi haline getirme vizyonuyla çalışmalarını devam ettireceklerini ifade etti.