Futbol dünyasında efsaneleşmiş isimlerden biri olan Diego Maradona'nın pek çok unutulmaz anısı bulunuyor. Ancak 1986 Dünya Kupası'ndaki o ikonik ekran karşısında durup izleme anının ardında, Türk hakem Ali Şen ile Maradona'nın ilk ve son karşılaşmasını yöneten hakem arasında geçenler çok az kişi tarafından biliniyor. Ali Şen, yıllar sonra bu tarihi karşılaşmanın nasıl geçtiğini ve maçın neden geç başladığını açığa kavuşturdu. Bu yazıda, hem Maradona'nın futbolculuk kariyerine kısa bir bakış hem de Ali Şen'in anılarıyla dolu olan o maçın perde arkasını sizlerle paylaşacağız.
Diego Maradona, futbol tarihinin en büyük isimlerinden biri olarak gösteriliyor. 1960 yılında Arjantin'de doğan Maradona, genç yaşta profesyonel futbol hayatına adım attı ve dünya çapında iz bıraktı. Özellikle 1986 Dünya Kupası'ndaki performansı, 'Tanrı'nın Eli' ve 'Yüzyılın Golü' gibi olaylarla akıllara kazındı. Maradona, bu turnuvayı kazanan Arjantin takımının kaptanıydı ve şampiyonluğa giden yolda birçok kritik maça imza attı. Herkes onun yeteneklerini konuşmuşken, o maçı yöneten Türk hakem Ali Şen, tarihe damga vuracak anları tecrübe etti.
Maçın geç başlamasının sebeplerine gelecek olursak, Ali Şen’in anlattıklarına göre stadyumda bir dizi teknik aksaklık ve organizasyon zorlukları yaşandı. Hakem olarak üzerinde taşıdığı sorumluluklar ve yaşanan belirsizlikler, bu tarihi karşılaşmanın başlamasını geciktirdi. Şen, "Maradona gibi bir efsaneyi yönetmek benim için büyük bir onurdu. Ancak maçın başlama saati geldiğinde, stadyumdaki bazı ekipman eksiklikleri, hazırlık sürecinin aksamış olmasına neden oldu. Bu nedenle maç bir süre beklemek zorunda kaldı" şeklinde konuştu.
Ali Şen, o tarihi karşılaşmadaki anılarını hatırlarken, Maradona ile olan etkileşimini de detaylandırıyor. "Maradona, sahada olan bitene tamamen zekasıyla odaklanmıştı. Oyuncuların arasında böylesine bir efsaneyi yönetmek, büyük bir sorumluluktu. Bu yüzden, onun etrafındaki enerji benim için çok etkileyiciydi" diyor. Şen, Maradona’nın oyuncularla olan ilişkilerini, tarzını ve sahadaki liderliğini deaneceleten bir gözlemci gibi yasayarak, futbolun sadece bir oyun olmadığını, aynı zamanda kültürel aktarımlar barındırdığını ifade ediyor.
Maçın seyircisi olduğu atmosferi betimlerken ise, "Stadyum tamamen doluydu. Yüzlerce insanın coşkusunu hissetmemek mümkün değildi. Maradona, her hareketiyle kalabalığı etkiliyordu. Onun her topa dokunuşu, hepimizi daha fazla heyecanlandırıyordu" dedi. Bu heyecan, tanınmış futbol otoriteleri tarafından da takdir edilirken, Türk hakemin Maradona’ya olan hayranlığını da gözler önüne seriyor. "Onunla aynı sahada olmak, benim için bir onordu. Her ne kadar teknik anlamda sorunlar yaşasak da, o anın tadını çıkarmaya çalıştım," diyerek sözlerini tamamlıyor.
Ali Şen'in bu anıları, futbolun geçmişini aydınlatan detaylarla dolu. Maradona’nın her zaman futbol tarihindeki yerini koruyacağını biliyoruz. Fakat Türk hakem Ali Şen’in bakış açısıyla o maçı yeniden yaşamak, futbolseverler için ayrı bir anlam taşıyor. Futbolun uluslar arası dostluğun ve kültürlerin buluşma noktası olduğunun bir kez daha farkına varıyoruz. Birçok insan için Maradona hala bir efsanedir ve Ali Şen’in anlattıkları ise bu efsanenin nasıl var olduğunu somut bir şekilde gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, Maradona’nın o maçı hatırlanırken, Türk hakem Ali Şen’in deneyimleri ve gözlemleri, yalnızca o maçın değil, futbolun nasıl bir oyun olduğunu anlamamızda yardımcı oluyor. Ali Şen’in açıklamaları, birçok futbolseverin ve tarih meraklısının ilgisini çekecek cinsten. Maradona gibi bir devin sahada gösterdiği performansa tanıklık etmek, unutulmaz bir deneyimdi ve bu deneyimi şimdi daha çok insanın bilmesi, gelecekte nesillerin aktaracağı efsaneler arasında yer almasına katkı sağlayacak.